Ülseratif Kolit
İltihabi bağırsak hastalıkları, nedenleri
henüz tam olarak bilinmeyen, çevresel ve kalıtsal faktörlerin birlikte rol
oynadığı, sıklıkla genç yaşlarda ortaya çıkan hastalıkları kapsar.
Bu hastalıklardan birisi de ülseratif
kolittir. Ateş, karın ağrısı, ishal, kanama gibi bulgularla ortaya çıkan
ülseratif kolitte kalın bağırsağın iç yüzündeki tabaka iltihaplanmıştır. Kalın bağırsağın
çeşitli yerleri tutulmakla birlikte, en sık rektum (anüse en yakın kısım)
tutulur. Hastalığın şiddeti kişiden kişiye değişir.
Ülseratif kolitin alevlenme ve iyileşme
dönemleri vardır. Bulaşıcı değildir. İnsandan insana ya da ortak eşyaların kullanımıyla
bulaşması gibi bir durum söz konusu değildir.
Genelde 20’li yaşlarda ortaya çıkan
ülseratif kolit mutlaka ciddiye alınmalıdır ve tedavi edilmelidir. Kalın
bağırsakta yaralar meydana getirerek kanama ve vücut sıvılarında kayıba yol
açar.
Ülseratif Kolitin Belirtileri
-Hastalık şiddetlendiği zaman kramp
şeklinde karın ağrısı görülür.
-İshal sık görülen bir belirtidir ve
ishalle birlikte kanama olabilir.
-Dışkıyla birlikte mukus akıntısı görülebilir.
-İltihap şiddetlendikçe, ateş, bulantı, kusma,
ağrı, halsizlik artabilir.
-Rektum bölgesinde iltihap varsa hastalar
sık sık dışkılama ihtiyacı hissederler.
-Kanamanın sık görüldüğü bir hastalık
olduğu için kronik kan kaybı sonucu kansızlık ortaya çıkabilir. Ayrıca
bağırsaklardan demirin ve B12 vitaminin emiliminin bozulması da kansızlığa yol
açan nedenlerdendir.
-Kilo kaybı, diğer iltihabi bağırsak hastalarındaki kadar belirgin
değildir.
Ülseratif Kolitin Nedenleri
Ülseratif kolitin nedeni henüz tam olarak
bilinmemektedir. Bu hastalıkta, genetik ve çevresel faktörlerin birlikte rol
oynadığı düşünülmektedir. Ailesinde ülseratif kolit olan bir çocukta bu
hastalığın görülme ihtimali, sağlıklı ailelerin çocuklarına göre daha fazladır.
Çevresel faktörler arasında ise sigara ve alkol tüketiminin oldukça etkili olduğu düşünülüyor. Ayrıca aspirin, antibiyotik, doğum kontrol hapları hastalığın daha da şiddetlenmesine yol açabilir.
Ülseratif Kolitin Sarı Kantaronla Tedavisi
Sarı kantaron
hakkında hayvanlar üzerinde yapılan oldukça olumlu çalışmalar vardır. Bu
çalışmaların sonucuna göre sarı kantaron ülseraif kolit belirtilerini önemli
ölçüde azaltıp yaşam kalitesini yükseltmiştir.
Ancak denek sayısı az
ve bazı deneklerde de istenilen düzeyde iyileşme olmamıştır. Bu yüzden
sarı kantaron herkese aynı etkiyi göstermeyebilir.
-Kilosu 65 kg
altında olanlar için: Tedavi için günde 2 kez (sabah-akşam) aç
karnına birer tatlı kaşığı sarı kantaron yağı için. Sonraki bir saat boyunca
bir şey yemeyin. Tedaviniz için 300 mL - 450 mL sarı kantaron yağı yeterli
olacaktır.
-Kilosu 65 kg
üstünde olanlar için:Tedavi için: günde 2 kez (sabah-öğle-akşam) aç karnına
birer yemek kaşığı sarı kantaron yağı için. Sonraki bir saat boyunca bir şey
yemeyin. Tedaviniz için 600 mL - 900 mL sarı kantaron yağı yeterli olacaktır.
-Sabırlı olun ve
tedavinizi iyileşene kadar 4 - 6 hafta devam ettirin.
Uyarılar:
-Hamileler bu kürü uygulamamalıdır!
-Kalp damar hastaları sarı kantarondan uzak durmalıdırlar.
-Eğer yüksek tansiyonunuz varsa sarı kantaronu kullanmayın.
-Sarı kantaron birçok ilaçla etkileşime girdiği için etkisi azalmakta ya da tedavi edici özelliği kalmamaktadır. Bu nedenle tedavi sürecinde hiçbir reçeteli ya da bitkisel ilaç kullanmayın.
-Eğer antibiyotik veya antidepresan ilaçlarından birini kullanıyorsanız, sarı kantaron yağını bu ilaçları bıraktıktan 2 gün sonra kullanmaya başlayın. Aksi durumda ciddi sıkıntılara neden olur.
-Kortizon içeren ilaçlar kullanıyorsanız sarı kantaronu bu ilaçları bıraktıktan 1 ay sonra kullanmaya başlayın.
0 Yorumlar